Başlıkta yazan petek kelimesi halk arasında kullanıla gelen doğrusu literatürde radyatör olarak geçen bir tür ısı değiştirgecidir (eşanjör). Fransızca “radiateur” kelimesinden dilimize geçmiştir.
Türk Dil Kurumu’na göre radyatörün iki anlamı var biz buraya konumuzla ilgili olanı alıntılıyoruz:
“Hava, su veya buharı ısıtmak veya soğutmak suretiyle meydana gelen sıcaklığı veya soğukluğu yayan, böylece ısıtma ve soğutmada kullanılan cihaz”
“Radyatörün üzerine bırakılmış küçük kutudaki su kaynıyor, kutu tıkırdıyordu.” – Sait Faik Abasıyanık
Bu fazla bilgiden sonra sorumuza geçelim. Burda petekler ısınmıyor şikayeti genellikle tesisatın bütünü ile ilgili şikayetleri kapsar. Her ne kadar petekler ısınmıyor dense de sorun sadece peteklerde değil diğer tesisat elemanlarında da olabilir. Isınma problemlemlerinin çok fazla sebebi vardır. Bu yazıda ana başlıklar ile anlatmaya çalışacağız.
Sayfa içeriği
Kalorifer peteği ısınmıyor
Yazıya başlamadan önce türleri, marka, model, seçim kriterleri gibi soruları olanlar kalorifer peteği başlıklı yazımızı okuyabilir.
Peteklerin ısınmamasının bir çok nedeni olabilir. İki ana başlık altında toplanabilir. Daha sonra bu iki ana başlığı detaylıca açarız. Bu başlıklar;
- Kalorifer tesisatı yapım aşamasından kaynaklanan sorunlar
- Kullanım esnasında oluşabilecek sorunlar
Kalorifer tesisatı yapım aşamasından kaynaklanan sorunlar
Kalorifer tesisatı döşenirken ilk dikkat edilmesi gereken şey tasarım kriterleridir. Bu basit görünen işe gereken özen gösterilmediği için ciddi miktarda ENERJİ israf oluyor. Enerjide dışa bağımlı bir ülke olarak bu da bize cari açık olarak dönüyor. Şaşırmayın, ülkemizde konut sektöründe ısıtma amaçlı enerji tüketimi tüketilen toplam enerjinin %70’i gibi çok yüksek bir orandadır. Bunu TÜİK söylüyor! Bu israfın büyük kısmı tamam yalıtım ile alakalı ama ciddi bir bölümü de İyi yapılmamış bir kalorifer tesisatından kaynaklanıyor.
Kalorifer tesisatının hatalı olması ne gibi problemlere yol açar?
Arabanızın egsoz borusunun olması gerekenden daha dar seçilmesi, tabi bu seçimi sizin yerinize, argeye ciddi bütçe ayıran yüzlerce hatta binlerce mühendis çalıştıran otomobil fabrikaları yaptığı için hiç böyle bir sorunla karşılaşmadınız. . Egsoz borusu dar seçilseydi yanma sonu ürünlerini yeteri kadar hızlı bir şekilde dışarı atamadığı için yine yanma problemleri olurdu.
1.0 lt motorlu bir arabaya 2 ton yük yükleyerek seyâhat etmeyi denediz mi? Ya da bir kasa domatesi bir tırın dorsesinde pazardan eve getirmeyi! Evet denemediniz. Mantıksız olduğunu çok net görebiliyorsunuz.
Kalorifer tesisatı yapılırken önce evinizin ısı kaybı hesabı yapılır, buna göre petek seçimi ve kombi, ısıtıcı cihaz seçimi yapılır. Bu seçimler yapıldıktan sonra ortaya çıkan tabloya göre kalorifer tesisatında dolaşan su miktarı kabaca hesaplanarak basınç kaybı yaratmayacak uygun boru çaplandırması yapılır. Tasarım kriterleri ile bu bilgiler elde edildikten sonra kalorifer tesisatı imalatına başlanır. Buna göre hatalı seçimler yapılması daha en baştan problem yaşamamıza neden olur.
Nedir bu seçimler?
Hatalı kombi seçimi
Üreticiler böyle bir mecburiyetleri olmadığı için kombi içinde bulunan pompanın özelliklerini her zaman paylaşmaz. Neden her zaman dedim? Çünkü kendine güvenen ve kombi içinde gerçekten güçlü pompa kullanan firmalar bunu bröşürlerinde değerleri ile birlikte yazar. Nedir bu pompa özellikleri?
- Pompanın basma yüksekliği (mss) metre su sütûnu olarak ifade edilir.
- Pompanın debisi (m³/h) litre/dk veya ton olarak da ifade edilebilir.
Bu değerler tesisattaki basınç kayıplarını karşılamak adına önemlidir. Kombinin ısıtma kapasitesi (kW veya kcal/h) ile orantılı olarak bu değerler artsa da ısıtma ve pompa özellikleri arasında doğru orantı yoktur. Genellikle ısıtma kapasitesi seçimi dikkate alındığı için bu kısım atlanır. Atlanmasının sebebi de dediğim gibi teknik özellikler arasında çoğu zaman yazmaz bu. Bu pompa özellikleri, kalorifer tesisatının mevcut olduğu durumlarda daha da önem arz etmektedir.
Sıfırdan bir kalorifer tesisatı imalatı yapılırken boru çaplandırması yeterli yapıldığı takdirde pompa özelliklerini bilmeye çok gerek yoktur, üreticeler belli ön kabuller yaparak pompa koyar kombiye. Nedir bu ön kabuller? Tasarladığınız ve imalatını yaptığınız kalorifer tesisatında basınç kayıplarının belli sınırlar altında kaldığını düşünürler. Ama ya yanlış boru çapı seçildiyse! İşte sorun da burda başlar.
Ya da mevcut kalorifer tesisatınıza kombi takacaksınız. Tesisattaki basınç kayıplarını biliyor musunuz? Merak etmeyin biz de kağıt kalem alıp bunu hesap etmiyoruz. Tecrübeyle tesisatınızı göz ile muayene ederek karar veriyoruz. Tesisatınızdaki petek miktarı arttıkça kombinizin ısıtma kapasitesinin artığı gibi, artan su miktarı ve dolayısı ile debiye bağlı olarak hem boru çaplarınızın hem de kombi içinde bulunan pompanın belli değerlerde artması gerekmektedir. Pompanın karşılayabildiği basınç kaybı debi arttıkça düşer. Aralarında ters korelasyon vardır.
Burada dikkat ederseniz ısıtma kapasitesine çok değinmedik. Evinizin konumu bulunduğu bölge, kaçıncı katta olduğu, yalıtım durumu, büyüklüğü gibi çok fazla değişken vardır. Kombiler en düşük 20 kW (17.000 kcal/h) olduğu için ortalama ~100 m² bir konutun ısı ihtiyacını genelde rahat rahat karşılar.
Özetle kombi seçimi yapılırken ısıtma kapasitesi ile birlikte pompa özellikleri de dikkate alınmalıdır. Sıfırdan bir kalorifer tesisatı yapılırken boru çapı gerektiği kadar geniş seçilerek basınç kayıpları minumuma indirildiğinde pompanın bu özelliklerini incelemeyi ihmal edebiliriz ama mevcut kalorifer tesisatlarına kombi seçimi yapılırken bu kriterler göz önünde bulundurulmalı. Tesisatta boru çapı ile ilgili yaşanabilecek basınç kaybı problemleri için denge kabı başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.
Hatalı petek seçimi
Evimizin veya işyerimizin ısı kayıplarını hesap ettik, bu ısı kayıplarını karşılayacak petek seçimi yapmamız gerekiyor şimdi. Petek seçilirken yapılan en büyük hata her peteğin aynı ısıl verime sahip olduğunu düşünmektir. Biz burada örneklendirirken standart ve en çok kullanılan Tip22 (PKKP) panel radyatörleri ele alacağız. Diğer petek tipleri ile ilgili yazımızın linkini yukarıda vermiştik. Petek seçimi için önce ısı kaybı hesabı yapmalıyız
Yaklaşık yöntem:
Yıllık ortalama sıcaklıklar bakımından ısıtılacak hacimler için m³ bazında yaklaşık hesap değerleri vardır. Bu tablolara sitemizden arama kutusunu kullanarak ulaşabilirsiniz. Bu tablolar yardımı ile istenilen hacmin yaklaşık ısı kaybı hesaplanabilir. Hesaplanan ısı kaybı değerine göre kombi ve petek seçimi yapılır.
Örneğin İstanbul’da bulunan 3 metre tavan yüksekliğine sahip ara kat ve izolasyonsuz – korunmalı 100 m² bir evin yaklaşık ısı kaybı 100x3x32= 9.600 kcal/h’ dir. Bu ısı kaybına göre petek seçimi alttaki tabloya göre yapılabilir.
Yukarıdaki tabloda t1/t2 kombinin çalışma sıcaklığını, t1 gidiş suyu sıcaklığı yani ayarladığımız sıcaklık, t2 ise dönüş suyu sıcaklığını ifade eder. Sağlıklı bir sistemde arada 20 C° fark olması beklenir. TYPE22 evlerde görmeye alışık olduğumuz PKKP panel radyatörleri ifade eder. Sol sütûndaki L ise mm cinsinden peteğimizin uzunluğunu. Tabloya göre 600 mm yüksekliğinde olan Tip22 peteğin her 1 metresinden (1000 mm) 55/45 C° sıcak sulu sistemlerde 848 watt enerji aldığınızı görürsünüz. Bu da, 848 watt x 0,863 = 731,82 kcal/ h.metre yapar. Bu tabloya göre yukarıdaki örnekteki gibi 9.600 kcal/h ısı kaybı olan bir evi ısıtmak için 9.600 kcal/h / 731,82 kcal/h.metre = ~13 metre petek gereklidir. Bu 55/45 C° su sıcaklığı için, 70/55 C° su sıcaklığı için petek miktarımız 7 metreye kadar düşmekte. Bu ne demek 7 metre petek seçilmesi halinde kritik dış sıcaklıklarda kombinin evi ısıtması için 70 C° ye ayarlanması demek, bu da kombinin yoğuşma yapmayacağı sıcaklıklarlardır, yani kombinin verimi düşer.
Bu konuyu yoğuşmalı kombi başlıklı yazımızda daha detaylı inceleyebilirsiniz. Petekler bu hesaplara göre olması gerekenden daha az seçilirse bu da bir ısınma problemi yaratır. Fazla seçilmesi halinde sistemde dolaşan su miktarı artacağından buna uygun boru çaplandırması yapmak ve kombi seçmek (pompa özellikleri gözeterek) gerekir. Bu iki seçim iyi yapılırsa petekleri fazla seçmenin faydası vardır.
Hatalı boru çaplandırması
Tesisatta dolaşan su miktarı tesisatınızın büyüklüğüne petek miktarına göre değişmektedir. Evlerimizde sık kullanılan PKKP panel radyatörlerin 600 mm yüksekliğinde olanlarının her 1 metresinde yaklaşık olarak 5,7 lt su vardır. Evimiz için ihtiyacımız olan petek miktarı belirlendikten sonra bu 5.7 lt ile çarpılır. 7 metre petek için 39,9 lt peteklerde su vardır demektir. Buna borulardaki ve kombinin içindeki suyu da ilave edersek kabaca 50 lt civarı olur. Bir kalorifer tesisatının verimli çalışması için bir saatte sistemde dolaşan suyu en az 20 devir yapması gerekir. 50lt x 20 1/h = 1.000 lt/h, bu da 1 m³ yapar. Yukarıdaki pompa eğrisi tablosuna bakarak 1m³/h debi için pompamızın karşılayabildiği basınç kaybı değeri bulunur. Bu değerin emniyetli bir oranda altında kalacak şekilde boru çaplandırması yapılır.
Buna dikkat edilmez borular dar seçilirse kombi içindeki pompa bu basınç kayıplarını karşılayamaz ve ihtiyacımız olan debiyi bize sağlamaz. Bu durumda kombi ayarladığınız sıcaklığa hemen ulaşır ve stop eder fakat ısıtılan su tesisata basılamadığı için petekleriniz soğuk kalır.
Neden kalorifer borusunu ince kullanırlar?
Basit! Maliyetlerden kaçınmak için veya bazı durumlarda bilinçsizce. Çoğu durumda iki fiyat karşılaştırılırken kombi, petekler gibi ana kalemler mukayese edilir. Kalorifer boruları ve diğer birleştirme ekipmanları, çok göz önünde olmadığı için ya da uygun olanın hangisi olduğunu bilmediğinizden firmalar için bir maliyet kısma kalemidir. Bu malzemelerin çapları ve kalitesi ile oynayarak fiyat avantajı yaratmak isterler.
Not: Yukarıdaki pompa eğrisi örnek olmak amacı ile paylaşılmıştır. Her kombinin içindeki pompa ayrı eğriler çizer.
İşçilik hataları
Kombi seçimini yaptınız, petek seçimini de yaptınız. Buna uygun boru çaplandırmasını ve kalorifer tesisatı tasarımını da yaptınız. Sıra geldi uygulamaya. Tesisatınız kalorifer borusu olarak bilinen ppr-c (polipropilen random co-polimer) borular ile yapılıyor diyelim, bu borular plastik kaynak makinaları ile eriterek birleştirilir. Bu eritme işleminin belli bir sürede yapılması gerekir. Boru et kalınlığı, kaynatılacak malzemenin özelliği, kaynak yapılan ortamın sıcaklığı bu işlemin süresini belirler. Kalorifer tesisatını yapan ustanın bu sürelere riayet etmesi gerekir. Çoğu zaman bilinçsizce fazla ısıtılan boru içeri doğru eriyerek hidrolik çapı daraltır, bu en çok yapılan hatalardan biridir.
Yine kalorifer boruları çekilirken farkında olunmadan içine pislik kaçabilir. Daha kötüsü gerçekten işten anlamayan bir usta veya firmaya denk gelmişsinizdir tesisatı olması gerektiği şekilde bağlamayıp ters bağlantı yapmış olabililir. Tesisat işlemini bitirdikten sonra sisteme su basıp havasını petekler üzerinde bulunan haval alma purjöründen alması gerekir, bunu yapmamış olabilir.
Kalorifer tesisat uygulama işleminin tamamen bitmesinin müteakip petek vanası yardımı ile tüm kalorifer peteklerinin debi ayarlarının yapılması ve arıza olup olmadığının kontrol edilmesi gerekir.Kalorifer tesisatını döşendiği mahalde peteklerin eşit seviyelerde ısıtma yapabilmesi için muhakkak debi ayarının yapılması gerekmektedir.
Bu gibi durumlarda kalorifer tesisatının döşenmiş olduğu alandaki radyatörlerde dengesiz bir ısınma söz konusu olur. Genellikle kombiye yakın olan kalorifer petekleri daha iyi ısınırken, kombiden uzak olan kalorifer petekleri daha az ısınır hatta tamamen soğuk olabilir
Tüm bunlar en iyi seçimleri de yapsanız kalorifer tesisatınızın istediğiniz çalışmasına engel olur. Kalorifer tesisatı başlıklı yazımızda imalat esnasında dikkat edilmesi gerekenler, kalorifer borusu seçimi, tesisat tipleri gibi konularda bilgi bulabilirsiniz.
Kullanım esnasında oluşabilecek sorunlar
Hiç arabanızın hava filtresini değiştirmeden 100.000 km yol yapmayı denediz mi? Cevabınız hayır olacaktır eminim. Hava filtresini değiştirmezseniz motor yanma için gereken havayı sağlıklı bir şekilde alamadığı için verimli yanma gerçekleşmez. Örnekte yazan hava filtresini tesisatınızın filtresine benzetebiliriz.Gerçi amaçları farklı ama olsun. Tesisattaki filtre kapalı devre dönen suyun içindeki partiküllerin tutulması için konulmuştur. Her ne kadar kalorifer tesisatı kapalı sistem çalışsa da zamanla suyun içindeki kirecin kırılması, bakteriler, kapalı devre bile olsa sisteme nüfus eden oksijen ve en önemlisi de suyun aşındırıcı etkisidir. Radyatörler ve boruların pirinç olan kısımları ile kombi içindeki metal aksamdan kopan mikron boyutundaki parçalar zamanla filtrede birikerek tıkanmalara ve suyun iyi sirküle olmamasına neden olur. Daha ileri seviyede ise bu çamur benzeri tortular peteklerin dibinde çökme yaparak yine sirkülasyonu engeller. Sirküle olamayan suyu istediğiniz kadar ısıtın, ısıyı su ve borular vasıtası ile peteklere taşıyamadığınız için petekleriniz ısınmaz veya dalgalı ısınır. Petek temizleme başlıklı yazımızda bu konuyla ilgili daha fazla detay bulabilirsiniz.
Kombi suyu ısıtmıyor!
Isınma problemine yol açan bir diğer faktörde kombidir. Kombinin göstergesindeki basıncın (kalorifer tesisatınızda dolaşan suyun basıncıdır) ara sıra kontrol edilmesi gerekir. Kombi basıncının düşük olması veya bazı markalarda yükse olması dahi kalorifer peteklerinde ısıtma sorununa neden olabilmektedir. Normal şartlar altında kombi basıncı düşmez. Kapalı sistem çalışan kalorifer tesisatınızda bir kaçak olduğu veya kombinizin genleşme tankının havasının bitmiş olabileceğinin bir göstergesidir basınç düşmesi. Yine de çok küçük kılcal kaçaklar uzun vadede kombi basıncının düşmesine neden olabilir. Tesisattan hava aldıktan sonra tekrar su basılması unutulmuş olabilir. Kombide daha farklı teknik arızalar olabilir. Kolay olanla başlayalım
Kombi basıncı kaç olmalı?
Kombi basıncı kaç olmalı, özel bir kalorifer tesisatı veya çok katlı bir yerden bahsetmiyorsak bu soruya cevaben 1,5 – 2 bar arasında olmalıdır diyebiliriz. Tabi bu söylediğimiz maksimum 4 kat ve ortalama bir konut veya işyeri için geçerlidir. Kat sayısı yükseldikçe devreye statik basınç da gireceği için bu değer daha yüksek olmalı. Her kat için 3 mss (~0,3 bar) bu değere ilave edilmelidir. Tabi bu durumda devreye özel kombiler ve duvar tipi kazanlar giriyor. Duvar tipi kazanlar başlıklı yazımızı okuyarak daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Kombi arızası
Kombi arızası çok farklı sebeplerden meydana gelmiş olabilir. Bazen doğalgaz basıncındaki ani dalgalanmalar veya elektrik şebekesindeki gerilim dalgalanmaları arızaya sebebiyet verebilir. Bu gibi durumlarda kombi üzerinde bir reset düğmesi varsa buna basarak sorunu çözebilirsiniz. Reset düğmesi yoksa çoğu kombinin açma kapama düğmesi aynı işlevi görür. Bunu yapmanıza rağmen sorun çözülmediyse ekrandaki hata kodunu kombi teknik servis kitapçığınızda arayın. Bunların dışında kombi sesli çalışıyor ise baca bağlantısında problem olabilir, baca yerinden çıkmış olabilir. Böyle bir durumda yanma havasına atık gaz karıştığı için kombi sesli çalışır.
Kombi sesli çalışmasının bir nedeni de kombi fanının kirlenmiş olmasıdır. Çoğu durumda kombiyi arızaya geçirmek için yeterli olmasa da ses yapar ve müdahale edilmezse zamanla tamamen bozulabilir.
Elektrik şebekesindeki dalgalanmalardan ve en önemlisi kart arızalarından korunmanın en iyi yolu kombi regülatörü kullanmaktır. İnanın gerilim dalgalanmaları çoğu kombi için ciddi problem ve biz artık böyle bir problem olmadığını düşünsek de pik çekimin olduğu saatlerde anlık gerilim dalgalanmaları çok sık yaşanmakta. Özellikle kentsel dönüşümün yoğun olduğu alanlarda konut enflasyonu yaşandığı için elektrik şebekesi alt yapısı yetersiz gelmekte ve buna bağlı problemler daha sık yaşanmakta. Kombi arızaları başlıklı yazımızda aradığınız hata kodunu bulma şansınız var.
Engin AVCI
Makina Mühendisi
Bir Yorum
Ali Kerem
8 Haziran 2020 saat 00:16
Aydınlatıcı bir yazı olmuş. Teşekkürler. Yalnız bir şey unutmuşsunuz kombisini kış konumuna almasını bilmeyen, her kışa girerken işini yapan firmaya, bu kombi arızalı diye şikayet eden müşteri